Ekim Favoriler 2019 (Kozmetik,Belgesel,Ted Talks,Film,Kore Dizisi)

Merhaba~

Biraz geç oldu ama tabi ki ekim favorilerini unutmadım🧡Ekim'de bolca ürün denedim,yeni olmasalar da😏,başlıktan da anlayacağınız gibi tonla şey izledim.Özellikle izlediklerim şansıma acayip güzel şeylerdi ve dönüp dönüp tekrar izlediğim yada izlerken pür dikkat dinlediğim şeyler oldu.Kozmetik favorilerinden başlayalım daha sonra izlediklerim arasından favorilerime bakalım.

Kozmetik favorilerim;

Bee Beauty Shower Gel Disney Princess Cinderella-* Cildinizin nem dengesini koruyarak nazikçe temizler,gliserin ile zenginleştirilmiş formülü sayesinde yumuşak ve pürüzsüz bir his bırakarak cildi nemlendirmeye yardımcı olur diyor.Hatırlar mısınız bir ara Gratis Bee Beauty'yle prensesli duş jelleri çıkarmıştı,bu da onlardan.Bunu neden aldığımı az çok anlamışsınızdır😂Disney temalı şeyleri zaten seviyorum ama bir de Cinderella çizimi olunca üzerinde,dayanamadım.Neden Cinderella derseniz şuradaki yazımdan öğrenebilirsiniz Cinderella muhabbetini😄 Aslında normal fiyatıyla almak istemedim ama indirim de 6 liraya mı 10 liraya mı ne bulunca alayım dedim.Açıkçası hiç bir beklentim yoktu.Kokusu,yapısı kötü çıkar diye tahmin ettim ama beni baya şaşırttı.Jeli bile pembiş😂Favorilerimde olmasının en büyük sebebi kokusu.Aslında meyvemsi bir kokusu var ama bana bunun kokusu Barbie bebeklerin kokusunu anımsattı ve birkaç kullanımdan sonra kesin bu koku Barbie kokusu dedim.Acayip güzel kokuyor.Ayrıca kalıcı da.Vaat ettiği gibi gerçekten cildi nemli tutuyor ama bunu ürün bırakarak değil sanırım kendisindeki nemlendirme etkisiyle yapıyor.Başarılı buldum.

Flormar Illuminating Primer-* Bu ürün sonbahar-kış makyajında elimden düşmeyecek gibi.Cildimin bu dönemde kuru olması gerekiyor ama baya cilt bakımı yaptığımdan o konuda biraz yırttım.Ama sonbahar-kış döneminde fondötenler yada kuru ten ürünleri cildimde berbat durur.Şu sıralar böyle bir ürün kullanıyorum ve ürünü bu bazla destekliyorum.Ürünü fırçayla süngerle dağıtmak mümkün değilken bu bazla hem kolay dağılıyor hem de ürün çok güzel duruyor.Genelde illuminating primer yazısını gördüğümüz bazlar ışıltı içerir ama bu bazda ışıltı yok ve kendi yapısından dolayı makyajı nemli ve ışıltılı gösteriyor.Buna rağmen üzerindeki fondötenin yapış yapış durmasını engelliyor ve kalıcılığını artırıyor.

Watsons Shower Fresh Roll-On- Bitenlerde bir deo stick bitirdiğimden bahsetmiştim.Uygun fiyatlı deney yapmayan çok marka aradım ama bulamayınca Watsons'tan bu ürünü aldım.Neyse ki Türkiye'de üretilmiş ve büyük ihtimalle deney yapılmamıştır.Stick şeklinde olanları daha başarılı bulsam da bu roll-on beni gerçekten şaşırttı.Uyguladığınızda ve sonrasında gerçekten sanki duş almışsınız gibi tertemiz koku sağlıyor.Hem koku oldukça duyuluyor hem de kalıcılığı iyi.Kokusu tertemiz sabun gibi.Çok başarılı bir ürün.Biraz ıslaklık kalıyor uygulamadan sonra ama zamanla kuruyor.

Loreal Miss Baby Roll Mega Volume Black Mascara- İlk aldığımdan beri severek kullandığım harika bir rimel.Fırçası çok değişik.Küçük,plastik fırçaya sahip ve şekli de bukle gibi.Kirpiklere çok iyi hacim veriyor ve çok güzel belirginleştiriyor.Bu siyah olanı ve yoğun bir siyahlık da veriyor.Benim kirpiklerim düz,sık ve kısa.Kirpiklerimdeki etkileri; kıvırma,yoğunluk ve tek tek ayırma oldu.

Beyond Alice in Wonderland Lip Oil 04 Burgundy-* Gloss tarzı dudak ürünlerini de seviyorum ama dudak dağları çıktığından beri tercihim genelde dudak yağlarından yana oluyor.Hem nemlendiriyor hem de gloss efekti veriyor.Beyond'un bu dudak yağı çok kalıcı olmasa da sonbahar-kış makyajında parlak bir görünüm isteyen makyaj için çok iyi.Hem çok iyi nemlendiriyor hem makyaja renk katıyor hem de parlak bir bitiş sağlıyor.Ben duruşu açısından oldukça beğendim.

Nascita Ocean Series 218-* Bu fırça kaç favorilerimde yer aldı bilemiyorum ama efsane bir fırça.Hem pudra hem krem hem likit üründe harika iş çıkarıyor.Özellikle sünger kullanmak istemediğim zamanlarda elimin gittiği fırçalardan.Çizgi çizgi iz bırakmadan harika dağıtıyor.Yukarıda bahsettiğim ten ürünü,dediğim gibi uygulaması dağıtması baya zor bir üründü ama bu fırça hakkından geldi ve çok iyi,eşit,pürüzsüz bir şekilde dağıttı.

Bioaqua Cactus Hydra Mask- Kağıt maske şeklinde olan bu maske diğer içeriklere nazaran bence çok daha iyi.Kaktüs içeriğinden dolayı mı üretildiği zamandan dolayı mı bilemiyorum.Şurada da bahsettiğim gibi elimde iki tane kaktüslü maske vardı ama biri büyük biri küçüktü maskelerin ve aralarında fark vardı.Küçük olan çok etki etmedi.Benim beğendiğim büyük pakette olandı ve etkileri gerçekten harika.Çok çok iyi nemlendirip uzun süre bu nemin kalmasını sağladı.Cildimdeki sivilceli bölgeleri yatıştırıp az da olsa onardı.Oldukça başarılı bir üründü.

Welcos Frudia Snowy Kağıt Maske- Sanırım ilk defa losyonu beyaz ve kremsi bir kağıt maske kullandım.Değişikti ama etkileri çok iyiydi.Sanırım adını da beyaz losyona sahip olmasından almış.Cildimi yapış yapış his bırakmadan çok iyi nemlendirdi,canlı görünmesine yardımcı oldu.Cilde etkileri bence anlık değil bir müddet kalıcı.

Belgesel Favorilerim;

Temizlik Avcıları 2.Sezon- Bu belgesele girmiyor galiba ama belgesel kanalında diye bu kategoriye aldım.TLC'de geçen sene başlayan Temizlik Avcıları programı bu sene 2. sezonuyla devam ediyor.Bence 2. sezonu 1. sezondan çok daha başarılı olmuş.Daha çok izlettiriyor kendini.Sebebi sanırım bu seneki avcıların gerçekten temizlik hastalığına sahip olmaları.Bu huyları programda da çıkıyor ortaya.Bazen komik bazen de gerçekten onların hissettiği gibi kirden dolayı korkunç sahneler oluyor.Okan,Fulya ve Burak gerçekten muhteşem bir ekip olmuş ve yapıkları temizlik izleyenleri bile tatmin ediyor.Benim favorim Fulya👍 Bu sezon harika olmuş.

Only Human Freaky Eaters Sugar Addict- Youtube'da sık sık karşıma çıkan Only Human belgesellerinin çoğu ilgimi çekmiyordu.Ama Sugar Addict başlığını görünce merak ettim.Christine uzun zamandır sadece şekerli şeyler tüketerek besleniyormuş.Çikolata,şeker,kek vb şeylerle.Açıkçası ilgimi çekti çünkü ben de biraz düşkünüm bu tarz yiyeceklere.Hatta onun gibi paket şeklinde olanları daha çok tercih ediyorum.Bir izleyeyim dedim.Kendisi yıllardır ağzına normal yemek yani günlük yiyecekleri ağzına sürmemiş.İki uzman gelip bu konuda kendisine yardımcı olmak istediler ve birkaç kez normal yemek yemeyi denedi.Bir müddet böyle gitse de arada bağımlılığı tetikleyince yine tatlıya sardı.İzlerken 'Christine seni çok iyi anlıyorum' dedim ama bu kadar ileriye gitmemek için de benim için güzel bir uyarı oldu.

Love and Drugs On The Streets- BBC,Brighton sokaklarındaki evsizlerin hikayelerini ve günlük yaşamlarını içeren 3 bölümlük bir belgesel yapmış.Bu da değişik geldi ve izleyeyim dedim.Ay belgesel bağımlısı oldum😄 Bu belgeselde benim ilgimi çeken Kelly'nin hikayesi oldu.Anladığım kadarıyla annesi hayatı öğren diye kızı evden atmış.Kız şuan 18 yaşında ve evden atıldığında yaşı kaçtı kim bilir.Buna rağmen gülüşünü esirgememeye çalışıyor ama gülüşünde bir acı olduğu belli oluyor Kelly'nin.Çalışabilmek,sokaklardan kurtulabilmek için baya çaba sarf ediyor ama insanların evsizlere bakışı net sanırım orada.Bir ara annesinin yanına dönmeyi denedi ama kadın sanırım yine aynı tutumuna devam edince Kelly katlanamamış.Daha çok küçük geldi bana.Hayatı öğren diye daha çocuk yaşta evladı sokağa atmak bana üzücü geldi.Yorumlara bakayım dedim benle aynı düşüncede baya insan varmış.'Kelly daha çocuk yaşta,böyle birşey yapılmaması gerekiyordu' tarzı yorumlar baya yapılmış.Etkileyiciydi.Umarım kendi hayatını istediği gibi kurar.

Ted Talks Favorim;

Cecilia Mcgough I Am Not A Monster: Schizophrenia- Ted konuşmalarını aslında pek sevmiyorum.Bilmiyorum,sadece çok hoşuma gitmiyordu.Youtube'da da sürekli çıkıyordu ama birkaç hikaye dışında ilgimi çeken olmadı.Onlar arasından da çok değişik bir hikaye izledim.Cecilia çok başarılı bir öğrenciyken şizofren olduğunu fark ediyor ve bununla nasıl başa çıktığını,bu şekilde okulunu nasıl bitirdiğini anlatıyordu.Bunun dışında şizofren olan öğrenciler için de bir kurum kurmuş ve onların okula devam etmesi için elinden gelen herşeyi yapıyor.Fiziksel engelden yada fiziksel hastalıklardan dolayı çok şeyi başarmış bir çok hikaye dinliyoruz ama ilk defa psikolojik engeli aşıp başarıya ulaşmış hatta bu engele sahip birçok insanı da başarıya ulaştıran hikayeyi dinliyorum.Bununla karşılaşan biri olsa,kendine odaklanır ama Cecilia hem kendini kurtarmayı başarmış hem de birçok insanın kurtulmasına vesile olmuş.

Film Favorim;

Malefiz: Kötülüğün Gücü- Planlamadan gittiğim bu filme bayıldım.Disney bu sene gerçekten coştu.Malefiz'in ilk filmini de izledim ama bu çok daha güzeldi.Bu filmde Malefiz'in tabiri caizse akrabaları ortaya çıkıyor.Adları da fei mi ne.Ama düşmanları var tabi ve bunlar da insanlar.Feiler hatta Malefiz oldukça direniyorlar insanların kötülüklerine ama karşılık vermezlerse yok olacakları için bu bir savaşa dönüşüyor.Filmde Prenses Aurora da var tabi.Kendisi Malefiz'in mi yoksa kendisi gibi insanların mı yanında savaşacak izleyip görün,spoiler olmasın😉

Kore Dizisi Favorim;

The Great Show- Aynı dönemde neredeyse aynı senaryoya sahip bir sürü Kore dizisi çıkıyor ve öyle olunca da dizi ne kadar popüler olsa da izleyesim gelmiyor.Değişik konularda izlemek istiyorum.The Great Show da siyasi konuya sahipti ve daha önce hiç bu tarz bir Kore dizisi izlememiştim.Kısaca bahsedeyim,detaylı yazısını paylaşmıştım,dizi adına tıklayarak ulaşabilirsiniz.Wi Dae Han meclis üyeliğini kaybedince siyasette tekrar başarılı olmak ve meclise girebilmek için,çocuğu ve üvey çocukları olduğunu iddia eden 4 çocukla büyük bir şova girer.Bu Wi Dae Han'ı meclise götürebilecek mi bunu anlatan bir dizi.Song Seung Heon,Lee Sun Bin,Lim Ju Hwan harikaydılar dizide.Hatta tüm oyuncular harikaydı ve farklı konular içeren sürükleyici bir diziydi.

Benim ekim ayı favorilerim bunlardı🧡Umarım keyifle okumuşsunuzdur ve aralarında sizlere fikir veren şeyler olmuştur😉

*Hayvanlar üzerinde deney yapmayan markalardır.