KÜÇÜK PRENS KİTAP YORUMLARIM | ANTOINE DE SAINT-EXUPERY


Yıllarca popülerliğini koruyan Küçük Prens kitabını nihayet okudum.Aslında küçükken okumuştum diye hatırlıyorum ama o kadar uzun zaman oldu ki hikayeyi tam hatırlayamıyordum.Tekrar bir üzerinden geçmek ve hikayeyi hatırlamak için okumaya karar verdim.Bir de bu kadar sevilmesinin nedenini de merak ettim açıkçası.Gerçi küçükken ben de severek okudum diye hatırlıyorum çünkü hikayeyi tam hatırlamasam da aklımda kalan kitap isimlerinden biri.Ayrıca belli başlı okuduğum türlerin de dışına çıkmak istiyordum.Böyle küçük adımlarla değişik türleri de denemiş oluyorum.Kitabı okuduğumda tekrar çok sevdim ve iyi ki okuduklarım arasına tekrar kattım dedim.Bu yazımda da size Küçük Prens'in konusu ve yorumlarımdan bahsedeceğim.



Kitapta Küçük Prens'ten önce onunla dünyada karşılaşan karakterimizi tanıyoruz.Bu karakter büyüklerin, küçüklerin geniş hayal dünyasını ve olaylara bakış açısını anlayamadıklarından bahsederek başlıyor.Kendisi büyüse de o çocuksu yanı hep onunla birliktedir.Büyüdükten sonra arkadaş çevresi de büyükler olunca bazen anlatmak istediklerini tam anlatamaz, kendisi gibi hayal ettiremez karşı tarafa.Pilot olan bu karakter bir gün uçağının arızalanması sonucu bir çöle iniş yapar.Küçük Prensle de burada karşılaşır.Tanıdığı insanlardan çok farklıdır ve dialogları ona bir koyun çizmesini istemesiyle başlar.Karakter Küçük Prens'in istediği koyunu defalarca deneme sonucunda onun istediği gibi çizer.Fakat bu gizemli kişinin hikayesini merak etmektedir.Küçük Prens, farklı küçücük bir gezegende yaşamaktadır.Orada dünyadakine benzer ve farklı birçok şey vardır.Özellikle gezegeninde yetişen kötü huylu baobaplar.Ama bu baobapların dışında bir de çok güzel bir gül yetiştirmektedir.Bu gülü özenle yetiştirmiş ve elinden geldiğince iyi davranmıştır.Ama gül artık uyandığında Küçük Prens'i tavırlarıyla fazla usandırır ve Küçük Prens gezegeninden kaçar.Farklı birçok gezegen gezer.Çoğunu ve oralarda yaşayanları kendine yakın bulmaz.Dünyaya düştüğünde ise gezegeninden birçok şey bulur burada.Özellikle terk ettiği gülünün kıymetini onun anlamasını sağlayacak birçok şey yaşar burada.Bu uzun yolculuk ona gülünün onun için önemini anlatacaktır.Bu sırada Küçük Prens, verdiği emeklerle, özenle büyüttüğü gülü ne kadar onu tavırlarıyla usandırsa da zamanla gülünün, ona aslında bu kötü yönlerinin yanında ne kadar iyi yönlerinin de olduğunu ve ona mutluluk verdiğini hatırlar.  Küçük Prens'in hikayesini öğrenen karakterimiz ona hem şefkatle yaklaşır hem de üzülür.Kısa da olsa güzel vakit geçirmişlerdir ve Küçük Prens'i, ona ait şeyleri ve gezegenlerini özenli bir şekilde resmeder.




Hikaye gerçekten muhteşemdi.İçinden alınabilecek ve çıkarılabilecek çok şey var.Ayrıca hikayeyi tamamlayan resimlere de mutlaka bakmak lazım ki hikaye bütün bir şekilde okunabilsin.Çizimler gerçekten çok şirin ve hikayeyi çok güzel resmetmiş çizer.Ben okurken gerçekten keyif alarak okudum.Baş ucu kitabı olarak ara ara açıp okunabilecek bir kitap.Aslında kitap oldukça kısa ama neredeyse kitabın tamamı kadar alıntı çıkarmışım😄 Bazen dizilerde falan Türkiye ismi yada bize özgü şeyler çıkınca sevindiğimiz gibi kitaplarda görünce de o kısımları beğeniyorum yada o geçen kısımları alıyorum.Bu kitapta da bir bölümün içerisine Türk bir karakter eklenmiş.O kısım alıntıladığım yerlerdendi.Gezegen gezegen,hikaye hikaye ve çeşitli karakterleri gezdiren bir kitap.Sadakat,hayalgücü ve emek konularını öğreten ve işleyen bir hikaye.Hem çocuk hem de yetişkinlerin okuyabileceği bir kitap bence.Keyifli ve düşündürücü bir hikayeye sahip.




Kitaptan alıntılar;

-Bütün büyükler bir zaman çocuktular.(Pek azı bunu hatırlayabilse de)

-Epeydir tek eğlencen, gün batımlarının dinginliğine dalıp itmek olmuştu demek.

-"O halde, kendi kendini yargılarsın sen de, diye yanıt verdi kral."En zoru budur.Kişinin kendi kendini yargılaması,başkalarını yargılamasından çok daha güçtür.Kendi kendini yargılamayı beceriyorsan,hakikaten bilge bir kişisin demektir."

-Bir kişi hem işine sadık hem de tembel olabilir elbette.

-"Şimdi nereye gitmemi salık verirsiniz?" diye sordu.
"Dünya denen gezegene," diye yanıt verdi coğrafyacı.
"Hakkında iyi şeyler söylüyorlar hep..."

-"İnsanlarda hayalgücü diye bir şey yok ne söylense tekrar ediyorlar..."

-"Şu mışıl mışıl uyuyan Küçük Prens'in beni bu denli etkileyen yanı, bir çiçeğe duyduğu sadakat, dedim kendi kendime."Uykusunda bile, içinde bir gaz lambasının alevi gibi ışık saçan bir gülün hayali..."Şimdi daha narin geliyordu bana.Alevleri çok iyi korumak gerekir,yoksa ufacık bir esintide sönebilirler..."



 

Yorum Gönder

8 Yorumlar

  1. Çoğu kez denk geldim küçük prensi okuyan bloglara. Ama ben hala okuyamadım (: Artık internetten ve ya sıfır kitap satan kitapçılardan kitap almıyorum. Onun yerine sahaf geziyorum. Ruhu olan yıpranmış kitaplar arıyorum. Bir sahafta denk gelirsem okuycağım inşallah (: Sende çok güzel anlatmışsın kitabı. Emeğine sağlık. Saygılarımla. Vesselam...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sahaftan alıp okunan kitapların ayrı bir havası oluyor.Bulunabilecek bir kitaptır diye düşünüyorum.Teşekkür ederim.

      Sil
  2. okuduğum güzel kitaplardan biriydi :))

    YanıtlaSil
  3. Severek okuduğum bir kitap :)

    YanıtlaSil