CRUELTY FREE SERÜVENİM🐇

Blog yazılarımı uzun süredir okuyorsanız yada herhangi bir kozmetik yazıma denk geldiyseniz, ürünler hakkındaki yorumlarımı paylaştıktan sonra markanın hayvanlar üzerinde deney yapıp yapmadığını belirttiğimi fark etmişsinizdir.Bunu yaklaşık 5-6 senedir yapmaya çalışıyorum.Güzellik blogu olarak başladığım bu yazı serüveninde eskiden kullandığım, denediğim her ürünü hayvan deneyleri konusunda araştırmak, araştırsam da bir sonuca varabilmek mümkün değildi.Çünkü hayvan deneylerine karşı duruş o dönem bu kadar yayın değildi.Fakat daha sonra bir film sayesinde bu bilinç arttı ve deney karşıtlarının sayısı çoğaldı.Bundan sonra aklımıza gelebilecek her markanın deney yapıp yapmadığı hakkındaki sorularına yanıt alabilmeye başladık.Bu yazımda ben kendi cruelty free serüvenimden bahsetmek istiyorum.

Hayvan Deneyi Nedir?

Öncelikle hayvan deneyi nedir biraz bundan bahsedeyim.Kullandığımız kozmetik, ilaç gibi kimyasal ürünlerin satışa sunulmadan önce yapım aşamasındayken hayvanlar üzerinde test edilmesi hayvan deneyleri olarak adlandırılıyor.Bu ürünler hayvanların cildinde, gözünde, kulağında yada herhangi bir organında zarar verip vermediğini öğrenmek için deneniyor.Dilimize deney faresi olarak dolanmış bu sistemde aslında fare dışında tavşan, maymun, kedi belki de bizim daha bilmediğimiz birçok hayvan zorla alıkonulup küçücük kafeslere hapsedilip aylarca orada zorla bu kimyasalların, üzerlerinde test edilmesine maruz bırakılıyorlar.Korkunç bir şey gerçekten.

Cruelty Free Hassasiyetim Nasıl Başladı?

Ben hayvanlara karşı fazlasıyla hassasiyeti olan biriyim.Öyle ki hayvan şiddeti gibi haberleri izleyemiyor, bu tarz şeyleri düşünmekten kendimi mümkün olduğu kadar geri çekiyorum.Çünkü acılarını fazlasıyla hissediyorum ve bu bana çok ağır geliyor.Bir dönem sosyal medyada tepkimi göstermek için paylaşım bile yapamıyordum olayı görürüm, o acıyla mücadele edemem diye.Bu tarz haberlere ait videoları da izlemem mümkün değildi zaten.Ama kozmetikte hayvanların bu şekilde alınıp üzerlerinde deney yapılması durumunu detaysız şekilde biliyor ve üzülüyordum.Bir dönem buna dikkat etmeden kozmetik alışverişi yapıyordum ama içten içe hayvan deneyleri konusunda içim acıyordu.Zamanla yavaş yavaş kendimi bu tarz ürünler almama konusunda motive ettim.Yine tam anlamıyla uyamıyordum ama çabalıyordum.Bir gün yapmaktan çekindiğim şeyi, bir hayvan deneyi videosunu izledim.Bunu nasıl yaptım bilmiyorum, belki de harekete geçmem için bu gerekiyordu.Bir maymunun daracık bir kafeste üzerinde zorla ürün denendiği bir video izledim.Korkunçtu.Hele hayvanın yüzündeki o korku, o tedirginliği, o çaresizliği görmek beni mahvetti.Şu an yazarken bile içim acıyor.Bu video artık harekete geçmemi sağladı ve o zamandan sonra alacağım her türlü kozmetik ürününün hayvan deneyi yapıp yapmadığını araştırarak alışveriş yapmaya başladım.Ayrıca blogumda paylaştığım her ürünün de deney kısmında olup olmadığını da belirtme kararı aldım.

Cruelty Free Serüvenim Nasıl Gidiyor?

Benim cruelty free olayına dikkat ettiğim dönemde henüz her marka bilinçli değildi ve çok satılan, elimizin altında bulunan, uygun markaların bu konuda hassasiyetinin olmadığını biliyordum ve bu deneylere son verecekleri konusunda hiç umudum yoktu.Fakat sonra Save Ralph adında, cruelty free konusunda insanların içine dokunacak ve bu konuda bilinçlenecek bir film çıktı ve oldukça da ses getirdi.Açıkçası ben filmi izleyemedim.Sebebi yukarıda da bahsettiğim gibi bu konuda çok hassasım ve canım çok acıyor.Ama filmin bu kadar ses getirmesine ve hayvan deneyleri bu kadar duyulup bu konuda bilincin artmasına çok sevindim.Çünkü az önce bahsettiğim, deneyleri bırakması konusunda hiç umudumun olmadığı markalar bile bu baskılara dayanamayıp ilerleyen dönemlerde hayvan deneylerini bıraktıklarını açıkladılar.Bu konuda o kadar mutluyum ki.Benim gibi düşünen birçok kişinin de sevindiğine eminim.Ama hala gri bölgede, yani deney yapıp yapmadığı kesin olmayan, hayvan deneylerini şart koşan ülkelerde satışını sürdüren markalar bulunuyor.Umarım ileride tüm dünya bu konuda bilinçlenir ve artık hayvanları zevkleri, kendileri için rahatsız etmekten, onlara zulmetmekten vazgeçerler.Ve en önemlisi bu hayvanlar, olması gerektiği gibi, bu dünyada acı çekmeden huzurlu bir şekilde yaşarlar.Son zamanlarda ise ürün alırken mümkün olduğu kadar dikkat etmeye çalışıyorum.Bazen kendime bu durumun ciddiyetini hatırlatmam gereken, hassasiyetimin azaldığı dönemler oluyor.Ama elimden geldiğince dikkat etmeye devam edeceğim.Umarım hakkında hayvan deneyi yapıp yapmadığına dair bilgi olmayan markaları bile almayıp artık tamamen cruelty free kısmında kalmaya devam ederim.

Nelere Dikkat Ediyorum?

Öncelikle ihtiyaç dahilinde olan ürünlerde mümkün olduğu kadar cruelty free olanları tercih ediyorum.Bu duş jeli olsun, ped olsun, şampuan olsun, bu gibi ürünlerde de geçerli, makyaj ve cilt bakım ürünlerinde de geçerli.Öncelikle eğer etkilerini sevdiğim bir ürün varsa ürünü alıp üzerinde cruelty free logosu* yada yazısı var mı diye bakıyorum.Yoksa hemen internetten araştırıyorum.Çünkü her marka hemen logo almıyor.Kendi sitelerinde kendi kalemlerinden hayvan deneylerini bıraktıklarına dair açıklamalar okursam güvenip alıyorum.Bazen fiyatı uygun ve deneye dikkat etmeyen markalar olabiliyor.Deney yapmayan markalar bir tık daha pahalı olabiliyor.Çok nadir de olsa tercihim uygun olana kayabiliyor ama elimden geldiğinde deney yapmayan markalardan alışveriş yapmaya çalışıyorum.İlaç tarzı doktorun önerdiği dermokozmetik ürünlerinde maalesef fire veriyorum.Bu konuda da sizden tavsiye isteyebilirim.Çünkü doktorun dediği ürünlerin dışında ürünlere kayamıyorum cilt problemim olduğu için.

Benim cruelty serüvenim bu şekilde başladı ve devam ediyor.Tam olarak deney yapmayan kısma geçmeyi umut ediyorum.Umarım bu konuda başarılı olabilirim.