İVAN İLYİÇ'İN ÖLÜMÜ | TOLSTOY KİTAP KONUSU VE ALINTILAR✍

Kitap okuyamadığım dönem boyunca o kadar çok okumak istediğim kitap ve edebiyat türü birikmiş ki.O dönem fark etmesem de, kitap okuma alışkanlığını tekrar kazandığım zaman birçok eseri arka arkaya okumaya başladım.Bu süreçte bir dönem Rus Edebiyatı'na merak sardım.Bu türden kitaplar okumak zevkli geliyordu ve art arda Rus Edebiyatı'ndan merak ettiğim eserleri okudum.Hala okumak istediklerimi tamamlamış sayılmam ama şu sıralar farklı bir Edebiyat türüne ilgim olduğundan aralara Rus Edebiyatı'nı da sıkıştırıyorum.Bu edebiyat türünde de haliyle akla ilk gelen yazarlardan Tolstoy ve Dostoyevski'nin eserleri benim de en çok okuduğum eserler arasında.Bu yazımda ise sizlere Tolstoy'un eserlerinden biri olan İvan İlyiç'in Ölümü kitabını anlatacağım.

Kitap, İvan İlyiç'in ölüm döşeğindeki halini, bu süreçteki duygu ve düşüncelerini anlatıyor.Direkt İvan İlyiç'in ölümüyle başlayıp daha sonra geriye dönerek İvan İlyiç'in hasta yatağında kendi geçmişine döndüğü anlara yer veriliyor.Devamında İvan İlyiç'in hastalığı, ölüm anı ve ölüm hakkındaki korku ve düşünce sancıları konu alınıyor.Hayatı boyunca hep en iyisi için çalışmış, birçok dost ve akraba biriktirmiş bu insanın ölüm döşeği anında dönüp kendi hayatını ve hayatına giren bu insanları sorgulamasından bahsediyor.İvan İlyiç, bir rahatsızlık sonucu yatağa düşüyor ve burada ölümü beklemeye hapsoluyor.Oldukça zor olan bu durum bir de İvan İlyiç'in geçmişte yaşadıkları hatta gerektiği ve istediği gibi yaşayamadığına dair düşüncelerle birlikte tam bir zindana dönüşüyor.Yaşadığı çoğu şey ona yalan gibi geliyor.Çocukluğu ve gençliği güzel ve başarılı geçen bu adamın zamanla çevresinden daha çok ilgi görme isteği arttığından hayatını bu yönde harcadığını fark eder.Bunları elde etmiş olsa da hasta yatağındayken bunların ve ilgi gördüğü bu insanların ona hiçbir faydasının olmadığını fark etmesi de onu üzen şeylerdendir.Nitekim o sırada ihtiyacı olan şey sevdiği herkes tarafından ziyaret edilip onlar tarafından şefkat ve sevgi görmektir.Bir diğer yandan ölüm korkusu da İvan'ı ele geçirmiştir.Tüm bunlara katlanmak hastalığına daha çok sancı katar.

Yaşam ve ölüm hakkında yazılmış en başarılı eserlerden biri.Olaylara çok gerçekçi yaklaşılması kitabı daha okunur ve sürükleyici hale getirmiş.Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği ve yaşam-ölüm arasındaki yolcuğuna dönüp bakmasını sağlayacak bir kitap.Benim severek okuduğum kitaplardan oldu.

Kitaptan alıntılar;

-"Ne kör bağırsak, ne böbrek...Bunların hiçbiri önemli değil.Söz konusu olan hayat ve ölüm...Öyle ya.Bir hayat vardı ve şimdi gidiyor.Bunu tutmak da elimde değil.Evet.Kendimi aldatmanın manası yok.Ölmekte olduğumu benden başka herkes görüyor.Hafta, gün, belki de an meselesi...Daha demin aydınlıktı ortalık ama şimdi kapkaranlık...Şu anda buradayım.Birazdan oraya gidebilirim!"

-"Bu korku...Herkes bu korkuya nasıl katlanıyor?" diye söylenerek yatağından kalktı.

-Bu yalanlardan başka İvan İlyiç'i üzen bir şey daha vardı.O da kimsenin ona yeterince acımamasıydı.Çektiği onca acıdan sonra, biri ona hasta bir çocuğa acır gibi acısın istiyordu.Çocuklar gibi sevsinlerdi onu, avutsunlar, okşasınlar, başında oturup ağlasınlardı...