Harry Potter hayranlığımdan daha önce bahsetmiştim.Bunun dışında kitap-film karşılaştırma ve Resimli Kitaplarını anlattığım yazıları da paylaşmıştım.Harry Potter kitap serisi ilk çıktığı zamanlarda okuduğum ve çok sevdiğim bir seri oldu.Kitapları ilk çıktığı zamanlarda keyifle okumuştum ama sonra araya kitapları okumadığım uzun bir zaman girdi.Daha sonra filmlerini izlerken hikayenin bazı kısımlarını unutup merak ettiğimi fark edince seriyi tekrar okumaya başladım.Aslında kitapları filmleriyle karşılaştırma yazımda biraz anlatmıştım ama köklü bir Harry Potter hayranı olarak kitapları ayrı ayrı anlatmak istediğimi fark ettim ve seriyi bu şekilde sizlerle paylaşmak istedim.Öncelikle bu yazımda serinin ilk kitabı olan Felsefe Taşı'nı anlatacağım.
Konusu:
Harry Potter, henüz 1 yaşındayken annesi ve babasının ölümünün ardından, yaşaması için teyzesi ve eniştesinin yanına verilir.Harry onu sevmeyen teyzesi, eniştesi ve kuzeniyle birlikte çok kötü bir çocukluk geçiriyordur.Bir odası bile olmayan Harry'ye merdiven altında küçük bir kiler verilmiştir.Harry çok üzerinde durmasa da bazen çok öfkelendiğinde kendini tuhaf durumlar ve yerler içerisinde bulur.O bunun neden olduğunu bilmez ama teyzesi ve eniştesi sebebini bildikleri bu konu hakkında Harry'ye bir şey anlatmazlar.Bir gün eve Harry'nin adına bir mektup gelir.Tanıdığı kimsesi olmadığını düşünen Harry mektubun kimden geldiğini merak eder ama eniştesi o mektubu elinden alır.Teyzesi ve eniştesi Harry'nin ait olduğu dünyadan gelen bu mektubu imha ederler.Ama o mektup Harry'ye ulaşmak zorunda olduğundan ne kadar imha edilirse edilsin mektup ısrarla Dursleylerin (teyzesi ve eniştesinin) evine defalarca gelmeye devam eder.Harry bir tanesini bile açamadığı bu mektubun geldiği yeri ve içinde ne yazdığını merak eder ama eniştesi okumasına asla izin vermez.Hatta durumu abartarak evdeki herkesi alarak uzaklara, kimsenin ulaşamayacağını düşündüğü bir yere gider.Buraya mektupların gelmeyeceğinden emin olan Vernon enişte ve ailesi kocaman bir sürprizle karşılaşır.
Harry'nin mektubu aldığına ve okuduğuna dair bilgi gelmeyince, mektubun gönderildiği yer olan Hogwarts Cadıcılık ve Büyücülük Okulu'nun anahtarlar ve toprağın bekçisi olan Hagrid Harry'ye ulaşmak için buraya gelir.Vernon'ın mektubu Harry'den sakladığını öğrenen Hagrid çok öfkelenir.Onu öfkelendiren sadece bu da değildir.Harry'ye yıllarca anne ve babasının trafik kazasında öldüğü yalanını söylemeleri Hagrid'i daha da öfkelendirir.Harry'ye, onun bir büyücü olduğunu söylemek Hagrid'e düşer.Harry duydukları karşısında şok olur ve inanamaz.Hagrid ise kanıt olarak, öfkelendiği zaman yaşadığı tuhaf olayları Harry'ye anımsatır.Bu esnada Harry'ye anne ve babasının hakkındaki gerçeği anlatır.Harry'nin anne ve babası kötü bir büyücü olan Voldemort'a karşı mücadele ederken hayatlarını kaybetmiş ve Harry bu saldırıdan mucizevi bir şekilde kurtulmuştur.Harry bu yüzden büyücüler dünyasında çok ünlüdür.Hagrid, Dursleylere küçük bir ceza verdikten sonra Harry'yi de alarak Diagon Alley yoluna koyulur.Harry büyücülük hakkında en ufak bir şey bilmezken nasıl bu dünyada bu kadar ünlü olduğuna anlam veremez.Hagrid ise saldırıdan kurtuluşunun buna sebep olduğunu anlatır.
Diagon Alley'de okulu için alışverişe çıkan Harry yıllarca Dursleylerin ona yaşattığı yoksulluktan sonra annesi ve babasının ona kocaman bir servet bıraktığını öğrenir.Bu parayı alabilmek için Hagrid ile Gringotts Bankasına gider.Bunun dışında Hagrid'in bir de Hogwarts müdürü Dumbledore'un ona verdiği görevi de yerine getirmesi gerekir.Bir kasada duran gizemli bir cismi alır ve bunun ne olduğundan asla bahsetmez.Harry bu alışverişte ilk asasına sahip olur ve bir baykuşu olur.Buradan sonra Hagrid ile yolları bir süreliğine ayrılır.Okula gitmek için King's Cross tren istasyonunda peron 9 3/4'ten kalkacak olan Hogwarts trenine binmesi gerekmektedir.Fakat böyle bir peron yoktur ve trene nasıl ulaşacağını bilemez.Burada şans eseri Weasleylerle karşılaşır ve onun da birinci sınıf olduğunu anlayan anneleri Molly, Harry'ye yardımcı olur.Harry'nin kim olduğunu anlayan Weasleyler onunla tanışır.Ron Weasley de birinci sınıf olduğu için Harry'yle hemen arkadaş olur.
Hogwarts'a vardığında bambaşka bir dünyaya girmiş gibi olan Harry burada bir çok sihirli şeyle karşılaşır.Yeni gelen öğrencilerin hangi binaya ait olduğunu seçen konuşan seçmen şapka, binalara ait olan hayaletlerin aralarında dolaşmaları, duvarda asılı olan portrelerin canlı olması bunlardan birkaçıdır.Seçmen Şapka'nın Harry için seçimi annesi ve babasının okudukları bina olan Gryffindor olur.Bir de bir tesadüf sonucu ileride çok seveceği Quiditch takımına da arayıcı olarak seçilir.Harry için bu yeni dünyaya attığı adımın ilk günleri oldukça güzel başlamıştır.Annesinden, babasından ve kendisinden birçok iz bulduğu okulu Hogwarts'ı çok seven Harry için artık ev orasıdır.
Okula yeni başladıkları sırada maceraları başlar.Okula bir ifrit girmesi sonucu Hermione'yi kurtarmak isteyen Harry ve Ron bu macera sonunda anlaşamadıkları bu kızla çok yakın arkadaş olurlar ve serinin kahramanları olan altın üçlü dostluğu böylece başlar.
Maceraları yeni başlayan bu üçlü okulda bir odada bir şeyin gizlendiğini de keşfederler.Bu gizemli şeyin peşinde ise kötü büyücülerin olduğunu düşündüklerinden hem saklanan şeyin ne olduğunu hem de onu diğerlerinden önce okul müdürü Dumbledore'un eline geçmesini istediklerinden işe koyulurlar.Bu gizemli şeyin Felsefe Taşı olduğunu öğrenirler ve peşinde de Harry'nin sevmediği, kötü biri olduğunu düşündüğü iksir öğretmeni Snape'in olduğunu düşünürler.Bu düşüncelerini Gryffindor binası başkanı ProfesörMcGonagall ile paylaşırlar ama Dumbledore'un uzakta olduğunu öğrenince iş altın üçlüye düşer.Taşa ulaşmak için türlü sihirli tuzakları atlatırlar ve sonunda taşı Harry'nin alması gerekmektedir.Harry taşa ulaşmaya yakınken en büyük düşmanı, onu 10 sene önce öldürmeye çalışırken güçlerini kaybeden Voldemort'u başka bir bedende görür.Onunla savaşıp taşı alması gerekmektedir.
Yorumum:
Seri bu kitapla başlıyor ama sanırım okumayı bir miktar daha az sevdiğim bölümlerden biri de bu.Ama yine de benim için akıcı ilerleyen bir kitap.En can sıkıcı kısımlardan olan Harry'nin yaz tatilinde Dursleylerde olan kısmıyla başlaması benim bir tık hoşuma gidiyor açıkçası.Sanırım hikayeye yeni başladığımı anımsattığı için bu kısımlar hoşuma gidiyor.Ama genel olarak Dursleylerde geçen bölümler tabii ki sinir bozucu oluyor.Felsefe Taşı'nda Harry'yi ilk kez tanımamız, onun sihirli dünyaya ilk adımı ve burada tanıştığımız birçok yeni şey kitabı okunabilir yapıyor.Ama ilk kitap olduğundan ve hikayenin başı olduğundan, daha ileriki kitaplarda cevapları olan birçok ucu açık olay ve soru var kitapta tabii.Seri içinde en kısa ve en hızlı okunabilecek kitap bu.Böyle olması da iyi olmuş tabii.Seriye başlamak isteyenler için ilk kitabın bu şekilde olması okuma kolaylığı sağlıyor.
Kitaptan Alıntılar:
-"Sende bir şey var, Harry, onun sonunu da bu yazdı.Hiç hesaplamadığı bir şeyle karşılaştı o gece -neydi, bilmiyorum, kimse bilmiyor- ama seninle ilgili bir şey onun canına okudu."
-"Herkes özel biri olduğumu düşünüyor, ama büyü konusunda hiçbir şey bilmiyorum.Nasıl büyük şeyler bekleyebilirler benden? Ünlüyüm, neden ünlü olduğumu da bilmiyorum."
-Bazı olaylar vardır dostluklara yol açar, dört metre boyunca bir ifritin canına okumak da öyle bir olaydı işte.
-"Düşler dünyasına dalıp gerçek dünyayı, yaşamayı unutmak doğru değildir, unutma bunu."
-"Düşmanlarınıza karşı koymak yürek ister, ama dostlarımıza karşı koymak da yürek ister."
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Yazar: J.K.Rowling
Tür: Fantastik Kurgu
Sayfa Sayısı: 274
Bu yazı reklam değildir.
8 Yorumlar
ay felsefe taşını çıktığında hemen almıştım henüz ünlü değildi bizde :)
YanıtlaSilYa şanslıymışsın:)
SilFilmini izlemiştim ama kitabını okumadım. Serinin 4 kitabını yıllar önce oğluma almıştım. Şimdi baktım, Felsefe Taşı kitabına, aynı yayın, bizdekinin sayfası 353 ve 1. baskı...Sanırım yazıları iri olduğundan sayfa sayısı fazla...:)
YanıtlaSilOkunacak kitaplarım azalırsa Harry Potter serisini okuyacağım. Şimdilik kitaplığımda sakince dursun. :)
Harika anlatım ve paylaşım için teşekkür ediyorum size. Okuyan gözlerinize sağlık olsun.
1. baskı mı😯Çok şanslısınız😍Güzel bir seri:) Rica ederim, çok teşekkürler:)
SilTüm kitaplarını okudum. Filmleri ne yazık ki kitapların hepsini yansıtmıyor. Ancak çok sevdiğim bir seri. Arada filmlerini açıp izlerim hâlen:)
YanıtlaSilKesinlikle öyle, kitaplar daha detaylı ve filmlerden daha iyi.Ben de öyle:)
SilSeriyi çok seviyorum hem kitapları hem filmleri güzel.
YanıtlaSilEvet ya🙂
Sil