GECE YARISI KÜTÜPHANESİ | MATT HAIG KİTAP KONUSU📚

 


Daha önce Matt Haig'in İnsanlar adlı kitabını blogda yorumlamıştım.Yazısına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.İlk olarak İnsanlar kitabını paylaşsam da Matt Haig'in okuduğum ilk kitabı Gece Yarısı Kütüphanesi'ydi.Aslında yazarı kişisel gelişim yazarı olarak biliyordum ve bu türde kitaplar bana çok hitap etmediğinden ön yargılıydım kitaplarına karşı ama Gece Yarısı Kütüphanesi kitabını da merak ediyordum.Bir arkadaşım da okumamı tavsiye edince alıp okudum.Şunu fark ettim ki Matt Haig psikolojiyi çok güzel kurguluyor.Bu konudaki yeteneği inanılmaz güzel.Türle aram olmamasına rağmen oluşturduğu kurguları çok severek okudum.Gece Yarısı Kütüphanesi kitabının konusuna bir göz atalım.


Konusu:

Nora üst üste yaşadığı olumsuz olaylar ve geçmişteki pişmanlıklarından dolayı büyük bir depresyon içerisindedir.Bunu paylaşabileceği kimse olmadığı gibi çevresindeki kimsenin de ona ihtiyacı olmadığını düşünür.Son dönemde yaşadığı kedisinin kaybı, işini kaybetmesi ve abisiyle arasının açılması onu artık bu durumun en dibine çekmiştir.Nora bu ruh haliyle ve olumsuz düşüncelerle kendisini bir kütüphanede bulur.Bu kütüphanenin ismi Gece Yarısı Kütüphanesi'dir.Bu kütüphanedeki raflarda bulunan kitaplar aslında Nora'nın geçmişte yaşadığı hayatının farklı ihtimallerini anlatan hayatları içermektedir.Mesela geçmiş işine değil de farklı bir işe sahip olsaydı nasıl bir hayatı olurdu, bir ailesi olsa nasıl bir hayatı olurdu.Nora'nın yapması gereken raflardan istediği ihtimali seçmektir.Nora bu kitapları gece yarısı kütüphanede açar ve o hayat ihtimallerini yaşar.Geçmişi için birçok pişmanlık hisseden biri için bu inanılmaz bir fırsattır.Nora sürekli farklı ihtimalleri dener dener fakat hepsinde o pişmanlık hissi vardır.En son açması gereken bir kitap vardır ki o kitabın akıbeti Nora'nın hislerine bağlıdır.Bundan sonra Nora gerçek kendini keşfeder, onu sever ve bu hayatın yaşaması gereken hayat olduğunu düşünür.


Yorumum:

Kitabın hikayesi gerçekten çok güzel.Okuyan herkesi kendine çekebilir.Herkesin geçmişte pişmanlıkları, onu öyle değil de böyle yapsaydım, bunu yaşamasaydım neler olurdu gibi düşünceleri olduğundan kitabın kurgusu okuru kendisine çekiyor.Okudukça da var olanın, kendi benliğinizin kıymetini, aslında pişmanlıkların da o yaşanmışlığın bir parçası olduğunu fark ettiriyor.Gerçekten tavsiye edildiği kadar güzel bir kitap.Ben, İnsanlar kitabını bir tık daha sevdim ama bu da iyi ki okumuşum dediğim kitaplardan oldu.


Kitaptan Alıntılar:

-"Bence senin sorunun sahne korkusu değildi.Evlilik korkusu da değildi.Bence senin sorunun hayattan korkman."

-"Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var," dedi."Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider.Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansı sunar sana.Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün...Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?"

-"Gece Yarısı Kütüphanesi burada durdukça, Nora, ölümden korunacaksın.Şimdi nasıl yaşamak istediğine karar vermek zorundasın."

-"Tek bir şeyi farklı yapmak çoğu zaman her şeyi farklı yapmak demektir."

-"Çünkü Nora, bazen öğrenmenin tek yolu yaşamaktır."

-"Küçük şeylerin önemini asla göz ardı etmemeliyiz."

-"Olmadığınız bir şeyi olmayı hedeflerseniz, başarısızlığa mahkumsunuz.Kendiniz olmayı hedefleyin.Kendiniz gibi bakmayı, davranmayı ve düşünmeyi hedefleyin.Kendinize en sadık versiyonunuz olmayı hedefleyin.Kendiniz olma haline kucak açın.Kendinizi onaylayın.Sevin."

-"Hayatı anlamak zorunda değilsin.Yaşaman yeterli."


Yayınevi: Domingo

Tür: Fantastik Kurgu, Felsefi Kurgu

Sayfa Sayısı: 282

Bu yazı reklam değildir.

Yorum Gönder

4 Yorumlar

  1. kitapları edebiyat değil ve hep formüllü gibi biraz kişisel gelişim biraz gizem ama okutuyor yani keyifle :)

    YanıtlaSil
  2. A quite original topic, I mean there is full of books about depression and people unhappy with their life but that library offers a new perspective, a new point of view on this topic. Just reading the excerpts I can see that this book not only has a flowing narrative but it is also good food for thought.

    YanıtlaSil